Thursday, April 20, 2017

Askeri Darbe Olgusu ve Farklı Yaklaşımlar

Askeri Darbe Olgusu ve Farklı Yaklaşımlar



Türkiye’de 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekle?en ba?ar?s?z askeri darbe giri?imi, Frans?zca’dan ?ngilizce’ye “coup d’état” veya k?saca “coup” olarak geçmi? bu Siyaset Bilimi kavram?n? yeniden tart??maya açt?. Türkiye’nin de 4 ba?ar?l? (27 May?s 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 28 ?ubat 1997) ve say?s?z ba?ar?s?z askeri darbe giri?imi ya?am?? ve halen ya?ayan bir ülke oldu?u dü?ünülürse, bu olguyu yak?ndan incelemek ve darbeler konusundaki farkl? görü?leri ele almakta fayda var.

Öncelikle, So?uk Sava? gibi ABD ve Sovyetler Birli?i aras?ndaki ideolojik rekabetin zirve yapt??? bir dönemde son derece yayg?n olan ve özellikle geri kalm?? ya da geli?mekte olan ülkelerde siyasetin do?al bir unsuru haline gelen askeri darbelerin, günümüzde demokrasilerin yayg?nla?t??? bir ortamda hangi yo?unlukta gerçekle?ti?ine bakmakta fayda var. Statista.com’un olu?turdu?u ve ?ngiliz The Independent e-gazetesinin derledi?i verilere göre[1]; dünyada 2011 Ocak-2016 Temmuz tarihleri aras?nda geçen 5,5 y?ll?k dönemde 20 ba?ar?s?z, 6 ba?ar?l? darbe olmu?tur. Ba?ar?l? darbeler; 11 ?ubat 2011 M?s?r darbesi, 22 Mart 2012 Mali darbesi, 12 Nisan 2012 Gine-Bissau darbesi, 3 Temmuz 2013 M?s?r darbesi (Sisi darbesi), 22 May?s 2014 Tayland darbesi ve 21 Eylül 2014 Yemen darbesidir. Bu darbelere daha yak?ndan bak?ld???nda, ba?ar?l? darbelerin büyük ölçüde Afrika ülkelerinde -Tayland haricinde hepsi- gerçekle?ti?i ortaya ç?kmaktad?r. Asl?na bak?l?rsa, 20 ba?ar?s?z darbenin de büyük ölçüde Afrika ülkelerinde oldu?u görülmektedir. Dolay?s?yla, askeri darbe olgusu dünya siyasetinde hala k?smen etkili olsa da, bu etki, daha çok geri kalm?? ya da geli?mekte olan ülkelerde ya?anmaktad?r. Bu anlamda, Türkiye gibi Avrupa Birli?i üyeli?ine aday ve önemli bir ülkede askeri darbe yap?lmaya çal???lmas?, son derece üzücü bir olay ve bu ülkenin demokratik seviyesinin d??avurumu aç?s?ndan da inan?lmaz kötü bir referanst?r. Ancak bu genel görü? d???nda, özellikle Türkiye ve M?s?r gibi askeriyenin tarihsel olarak siyasette çok önemli oldu?u ve genelde dini az?nl?klar (H?ristiyanlar, Yahudiler vs.) ve laik kesimler için koruyucu rolü üstlendi?i ülkelerde, askeri darbelere halktan ciddi ölçüde destek verilmesi de yads?namayacak ve dikkat çekici bir unsurdur. M?s?r, 2013 Temmuz’unda bu süreci ya?am??, Türkiye ise birkaç gün önce adeta direkten dönmü?tür. Halk?n demokrasiye sahip ç?kmas? neticesinde darbenin ba?ar?s?z kalmas?, Türkiye’yi muhtemelen büyük bir badireden korumu?tur. Genel tabloya bak?ld???nda ise ?u görülmektedir; bugüne kadar dünyada ya?anan askeri darbelerin yüzde 37’si Afrika, yüzde 32’si Latin Amerika, yüzde 13’ü Ortado?u ve yüzde 16’s? Asya’da gerçekle?mi?, Avrupa’da ise bu oran yüzde 2,6 düzeyinde kalm??t?r.[2] Dolay?s?yla, askeri darbeler, daha çok bir üçüncü dünya olgusudur denilebilir.

Peki, demokrasinin art?k adeta bir standart haline geldi?i Siyaset Bilimi disiplininde, askeri darbe olgusuna günümüzde nas?l bak??lar söz konusudur? Bu bran?a hâkim olan klasik demokrasi yakla??m?, askeri darbeleri halk iradesinin tecelli etmesi ve özgür siyasi rekabetin olu?mas?n? engelleyen bir kurald??? yakla??m -spor tabiriyle faul- olarak görür ve darbelerle mücadele edilmesini en temel demokratik de?erler aras?na koyar. Robert Dahl, Samuel Huntington, Juan Linz ve Alfred Stepan gibi ünlü Kar??la?t?rmal? Politika uzman? akademisyenler, bu yakla??m?n öncüleri olarak say?labilirler. Bu görü?, günümüzde özellikle Bat? dünyas?nda çok a??r basmas?na kar??n, literatürde farkl? görü?lere de yer verilmektedir. Bu görü?ler, bilhassa anti-demokratik rejimlerin kökle?ti?i ve demokratik seçimlerin yap?lamad??? durumlarda muhalefete ba?ka ç?kar yol b?rak?lmad??? ve sonuçlar? itibariyle baz? darbelerin daha özgürlükçü ve liberal (dictablanda[3] gibi) rejimler yaratabilece?i gibi tezler üzerinde durmaktad?r. Buna son örnek, 15 Temmuz 2016 tarihindeki Türkiye askeri darbe giri?imini destekleyen Amerikal? Profesör Daniel Pipes olmu?tur.[4] Pipes, “Why I Rooted for the Turkish Coup Attempt” adl? makalesinde, Türkiye’deki seçimlerin demokratik olmad??? ve önceki askeri darbelerin Türkiye’de iyi sonuçlar yaratt??? ?eklindeki iki temel tez üzerinde durmu?tur.

Erik Meyersson da, 23 Aral?k 2013 tarihli “Political Man on Horseback: Military Coups and Development” makalesinde[5] bu konuda önemli saptamalar yapm??t?r. 1950-2013 y?llar? aras?nda 94 farkl? ülkede 232 defa gerçekle?en askeri darbelerin dörtte birinin demokratik yoldan seçilmi? hükümetlere kar?? yap?ld???n? belirten Meyersson, Bat? hükümetlerinin, özellikle demokratik olarak görmedikleri Latin Amerika’daki a??r? sol (?ili’deki sosyalist Salvador Allende hükümetine kar?? yap?lan 1973 Augusto Pinochet darbesi) ve  Kuzey Afrika ile Ortado?u’daki ?slamc? hükümetlere kar?? (Radikal ?slamc? ?slami Selamet Cephesi-FIS’e kar?? yap?lan 1992 Cezayir darbesi), zaman zaman askeri darbelere destek verdi?i tespitini yapm??t?r. Yine Türkiye’de yap?lan askeri darbeler, ülkede güvenlik ortam?n?n kayboldu?u ve halk?n iç sava?a benzer ölçüde birbirine dü?tü?ü dönemlerde yap?lm?? ve siyasete baz? aç?lardan istikrar getirmi? darbeler olarak Bat?’dan k?smi destek almay? ba?arm??t?r. Meyersson, askeri darbelerin nedenleri konusunda da literatürde yer alan görü?leri özetlemektedir. Ona göre, askeri darbelerin temel nedenleri; zay?f devlet kurumlar?, ordunun siyasi gücü, sosyal çat??malar ve ekonomik kriz olarak belirtilebilir. Çal??mas?nda 4 askeri darbeyi (1973 ?ili, 1980 Türkiye, 1982 Banglade?, 1992 Cezayir) örneklem olarak inceleyen Meyersson, kendi olu?turdu?u matematiksel metodoloji do?rultusunda ve bu örnekler ?????nda, askeri darbelerin etkilerini ölçmektedir. Bunun sonucunda ise, askeri darbelerin sonuçlar?n?n zaman zaman ba?ar?l?, zaman zaman ise ba?ar?s?z oldu?unu söylemektedir. Buna göre; Türkiye, Cezayir ve ?ili gibi örneklerde askeri darbeler yayg?n bir iç sava?? önlemek veya sonland?rmak ve devletin tamamen çökü?ünü önlemek anlam?nda ba?ar?l? olurken, insan haklar?n?n korunmas? konusunda ise çok ba?ar?s?z görüntüler çizmi?lerdir. Buna kar??n, ?ili ve Türkiye örneklerinde, askeri darbeler ekonomik aç?dan da ba?ar?l? performans göstermi?lerdir. 1980’lerde Türkiye ekonomisi h?zla liberalle?mi?; krizdeki ekonomi düzelmi? ve halka yeni i? imkânlar? yarat?lm??t?r. Dolay?s?yla, askeri darbeler, ilginç bir ?ekilde zaman zaman iyi sonuçlar vermi?tir. Elbette bu, kesinlikle askeri darbeler iyidir anlam?na gelmemektedir. Lakin bir devletin toptan çökü?ünün ve iç sava??n söz konusu oldu?u durumlarda, askeri darbeler, t?kanm?? demokratik rejimden daha ba?ar?l? olabilirler.

Bu konuda bir di?er önemli güncel çal??may? ise Hacettepe Üniversitesi’nden Müge K?nac?o?lu yapm??t?r. All Azimuth dergisinin Ocak 2012 tarihli say?s?nda yay?nlanan “Forcing Democracy: Is Military Intervention for Regime Change Permissible?” adl? makalesinde[6] bu konuyu ara?t?ran K?nac?o?lu, rejim de?i?ikli?i için askeri darbelerin gerçekle?tirilmesinin me?ru olup olmad??? konusunu incelemi?tir. Bu do?rultuda, “güç kullan?m?”, “demokrasi”, “uluslararas? hukuk” gibi kavramlar? inceleyen K?nac?o?lu, her ne kadar baz? durumlarda askeri darbeler zaten anti-demokratik olan rejimlere kar?? gerçekle?tirilse de, Birle?mi? Milletler Güvenlik Konseyi ve Genel Kurulu’nda bu gibi hareketlerin büyük ölçüde k?nand???, dolay?s?yla, özellikle uluslararas? hukukta askeri darbelerin kar??l???n?n olmad??? sonucuna varmaktad?r.

Sonuç olarak, askeri darbelerin kötü oldu?u ve bunlara engel olunmas? için çaba gösterilmesi gerekti?i, ancak demokratik idealizmin de zaman zaman toplum ve ülkeleri çok daha kötü durumlara götürebildi?i söylenebilir. Buna göre; bir toplumda ortalama gelir seviyesinin en az 10.000 Amerikan dolar? seviyesine gelmesi, halk?n ortalama e?itim süresinin 10 y?l? geçmesi, kad?n-erkek e?itli?inin genel olarak toplumca benimsenmesi, iç çat??malar?n ve terörizmin yayg?n olmamas? ve seçimlerin özgür ve adil bir ortamda gerçekle?mesi gibi temel ko?ullar?n sa?lanmas? durumunda, her ülkede demokrasinin ya?ayabilece?i iddia edilebilir. Ancak bu ko?ullar olu?madan demokrasi denenmesi, Suriye ve Irak örneklerinde oldu?u gibi felaketle de sonuçlanabilmektedir. Türkiye ise, siyasal elitinin zaman zaman yapt??? radikal aç?klamalar ve uygulanan baz? anti-demokratik politikalara kar??n, demokrasiyi ?imdilik ayakta tutabilecek bir ülke gibi görünmektedir. Ancak demokrasinin daha da azalt?lmas? durumunda, ilerleyen y?llarda Türkiyedeki demokrasinin de ayakta kalmas? iyice zor hale gelebilir.

Yrd. Doç. Dr. Ozan ÖRMEC?

[1] http://indy100.independent.co.uk/article/the-chart-that-shows-every-recent-coup-or-attempted-coup-across-the-world--byd518wl8W.
[2] Erik Meyersson (2013), “Political Man on Horseback: Military Coups and Development”, s. 13, Eri?im Tarihi: 20.07.2016, Eri?im Adresi: https://fd76802f-a-62cb3a1a-s-sites.googlegroups.com/site/erikmeyersson/coups_meyersson_131222.pdf.
[3] https://en.wikipedia.org/wiki/Dictablanda.
[4] http://www.danielpipes.org/16823/why-i-rooted-for-the-turkish-coup-attempt.
[5] Buradan okunabilir; https://fd76802f-a-62cb3a1a-s-sites.googlegroups.com/site/erikmeyersson/coups_meyersson_131222.pdf.
[6] Buradan okunabilir; https://www.academia.edu/10479951/ARTICLE_Forcing_Democracy_Is_Military_Intervention_for_Regime_Change_Permissible.


Available link for download